Türkiye, 2025’e yüksek zam oranlarıyla giriyor. Asgari ücrette %30 artış yaşanırken, memur maaşlarına yapılan %11,54 zam dikkat çekti. Ancak bu oranlar, günlük yaşamın diğer alanlarında yapılan devasa artışlarla gölgelenmiş durumda.
Vergiler, trafik cezaları ve resmi kurum harçlarında %44’lük artış, zaten ekonomik zorluklarla mücadele eden vatandaşları daha da zor bir duruma sokacak. Özellikle kiralardaki %60’lık yükseliş, dar gelirli kesim için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Emekliler ise maaşlarındaki %15,75’lik artışla giderek artan hayat pahalılığına karşı ne kadar dayanabileceklerini sorguluyorlar.

Muhalefet, bu oranları sert bir şekilde eleştirdi. “Halk, %44’lük vergi artışını nasıl ödeyecek? Kiralar %60 artarken asgari ücretteki %30 artış ne ifade eder?” diyen milletvekilleri, hükümetin ekonomik politikalarının toplumun geniş kesimlerini mağdur ettiğini dile getirdi.
Hayat Pahalılığına Karşı Tepkiler Artıyor
Sosyal medyada hızla yayılan bu zam oranları, vatandaşların tepkisini çekti. Bir kullanıcı, “Elektrik, su, doğalgaz faturalarımız bile belimizi büküyor. Şimdi bir de vergiler ve cezalar mı artacak? Bu nasıl adalet?” yorumunu yaptı.
Bir başka vatandaş ise, “Kiralar zaten uçmuş durumda. Artık İstanbul’da asgari ücretle yaşamak hayal oldu!” diyerek durumun vahametini özetledi.
2025 Nasıl Geçecek?
Uzmanlar, bu zam oranlarının halkın alım gücünü daha da düşüreceğini ve ekonomik sıkıntıların artacağını öngörüyor. Hükümet ise zamların zorunlu olduğunu savunuyor. Ancak vatandaşların gündelik yaşamında yaşanan bu ağır ekonomik yükün, sosyal huzursuzlukları artırabileceği ifade ediliyor.